Öne Çıkan Haber
12 Mayıs 2022
Üç AAPI kurucu, App Store’da topluluklarını geliştiren uygulamalar sunuyor
Coffee Meets Bagel, HmongPhrases, and Weee! uygulamalarının kurucuları, kişisel deneyimlerinin uygulamalarına dair vizyonlarını nasıl şekillendirdiğini anlatıyor ve yeni nesil uygulama geliştiricilerinin geleceğine değiniyor
Günümüzün birçok etkili geliştiricisi teknolojinin gücünü kişisel deneyimleriyle birleştirerek App Store’da kullanıcıların öğrenmelerine, paylaşmalarına ve bağlantı kurmalarına yönelik önemli alanlar sunuyor.
Larry Liu, ABD’ye göç ettiği ilk zamanlarda Asyalı topluluğunun en sevilen Asya yemeklerini yapmak için ihtiyaç duydukları bazı ürünlere kolayca ulaşamadığını fark etti. Asya ve Latin Amerika mutfağına daha geniş erişim sağlayan ve bu yemekleri kutlayan bir alan sunmak amacıyla App Store’da Weee! adlı sanal market uygulamasını kullanıma sundu. İnsanlar artık büyük marketlerdeki küçük “etnik ürün” reyonlarıyla sınırlı kalmayacaktı.
İnsanların birbirleriyle bağlantı kurması gerektiğini savunan Dawoon Kang ve ikiz kız kardeşi Arum, kasten “daha yavaş” bir yaklaşıma sahip olan flört uygulaması Coffee Meets Bagel’ı kurdu. Uygulamanın algoritması en fazla sayıda beğeniyi toplamak yerine kullanıcıları anlamlı sohbetlere yönlendirme üzerine kurulu. En popüler flört uygulamalarından biri olan Coffee Meets Bagel, bugüne kadar 150 milyondan fazla eşleşmeye aracılık etti.
2021 Apple Girişimci Kampı’nın katılımcılarından biri olan Annie Vang, Hmong lehçesini koruyup gelecek nesillere aktarabilmek amacıyla HmongPhrases uygulamasını geliştirdi. Hmong nüfusu ABD’de 40 yılı aşkın bir geçmişe sahip olsa da en fazla dışlanan Asyalı gruplarından biri olarak kabul ediliyor. Annie’nin uygulaması, kullanıcıların Hmong lehçesinde bir ifade arayıp nasıl okunduğunu dinleyebilmelerini ve ifadeyi kendileri söyleyerek pratik yapabilmelerini sağlıyor. Bu işi tamamen gönüllü olarak yapan Annie, uygulamanın kodunu yazmakla kalmayıp ifadeleri de kendi sesiyle kaydediyor.
Liu, Kang ve Vang, teknolojiden yararlanarak kendi fikirlerini güçlü platformlara nasıl dönüştürdüklerinden, uygulamalarının içinde bulundukları topluluklara nasıl moral verdiğinden ve pozitif değişime nasıl etki ettiğinden bahsediyor.
Neden dünyanın uygulamanıza ihtiyacı olduğunu düşündünüz?
Annie Vang (kurucu, HmongPhrases): Apple “Evet, onun için de bir uygulama var.” dediğinde Hmonglular için bir uygulama yapmam gerektiğini düşündüm. Global sahnede bir varlığımızın olmasını istiyordum. Bu yüzden bir iPhone satın aldım ve bir kursa katıldım. Bu benim için paha biçilmez bir andı çünkü bir uygulama geliştiriyor ve kimsenin yapmadığı bir şey yapıyordum: Apple’ın platformunu kullanarak kendi dilimi belgeliyordum. HmongPhrases’ı geliştirmek Hmong kimliğimi kutlamamı sağladı. Gelecek nesillerde konuşma dilimizi kaybetmenin eşiğindeyiz. Uygulamamın Hmong lehçesini öğrenmek isteyen herkes için yararlı olacağını umuyorum.
Dawoon Kang (Kurucu ortak ve Flört Baş Direktörü, Coffee Meets Bagel): Burada olmamızın sebebi sevgi. Ve sevgilimize duyduğumuz aşk, en önemli sevgilerden biri. Sadece geçici buluşmalar yerine herkese aşık olma fırsatı tanıyan bir flört uygulamasına ihtiyaç olduğunu fark ettik.
Uygulamanız topluluğunuza nasıl destek ve moral sağlıyor?
AV: Kendimize ait bir ülkemiz olmadığı için Hmong halkının kim olduğunu bilen pek fazla kişi yok. HmongPhrases için vizyonum, gelecek nesiller ve Hmong lehçesini öğrenmek isteyen kişiler için bu dili koruyan bir dijital ayak izi oluşturmak. Ayrıca, uygulamanın dil bariyerini aşmaya yardımcı olmasını da umuyorum.
Larry Liu (Kurucu ve CEO, Weee!): Yemek, insanları bir araya getiren bir unsur. Ortak bir kültürü, topluluğu, kimliği ve yaşamı kutlamayı temsil ediyor. Market alışverişini otomatik olarak yapılan sıkıcı bir iş olmaktan çıkarıp eğlenceli ve paylaşılabilir bir hale getirmek Weee! uygulaması için çok önemli. Tüketiciler fikirlerini paylaştıkları ve alışveriş topluluğuna öneriler verdikleri için ödül kazanıyorlar. Weee! hem göçmenlere hem de annesinin pirinç yemeğini ya da sevdiği bir yemeği veya kendisini iyi hissettiren bir atıştırmalığı yapmak için gereken malzemelere erişmek isteyen ikinci ve üçüncü nesil tüketicilere fark edildiklerini ve evlerinde olduklarını hissettiriyor.
Bir geliştirici ve girişimci olarak ne gibi zorluklarla karşılaştınız? Bu zorlukları aşmayı başardınız mı?
LL: Weee! uygulamasının ilk günlerinde destek almak ve fon sağlamakta çok zorlandık. Daha önce bir Asya veya Latin Amerika marketine ayak basmamış bazı kişiler yiyeceklerin bir rahatlama, nostalji ve ailevi bağlantı kaynağı olabileceği fikrini anlamakta güçlük çekti. Yiyeceklerin neden anlam taşıyabileceğine dair daha derin bir bağlam sunmam gerekti.
AV: Dijital uygulama alanında pek fazla Asyalı Amerikalı kadın olmaması benim için zor oldu. Bazı zamanlarda değerimi kanıtlamak için iki kat fazla çalışmam gerektiğini hissediyordum. Konfor alanımdan çıkıp insanlara Asyalı bir kadın olmanın getirdiği sosyal normların dışında neler yaratabileceğimi göstermem gerekti ve şimdi herkes kadar değerli olduğumu öğreniyorum.
Yaşadığınız deneyimler geliştirdiğiniz uygulamayı ve işlerinizi yürütme biçiminizi nasıl etkiledi?
LL: ABD’ye göç ettikten sonra özlediğim Çin yiyeceklerini bulamadığımda komşularımla bağlantı kurup aradığım ürünlerin bazılarını tedarik edebilmek için bir sohbet uygulaması kullanmaya başladım. Bir topluluk oluşturmanın etkisini fark ettim ve insanların yiyecekler ve tarifler hakkında konuşmak için bağlantı kurmaktan ne kadar heyecan duyduklarına şahit oldum. Bu gözlemler, Weee! uygulamasını bir sosyal ticaret platformu olarak tasarlamamızda etkili oldu. Ayrıca Weee! uygulamasının her yaştan, nesilden ve dilden insanı kapsamasını ve herkes için erişilebilir olmasını istedim. Böylece herkes uygulamamızın sunduklarından yararlanabilecekti.
DK: En başından itibaren flört etmenin kültürel bir olgu olduğunu biliyordum. İş gücümüzün ve flört araştırmalarımızın insan çeşitliliğini yansıtması büyük önem taşıyordu. Bir azınlık olarak yetiştiğim için diğer azınlıklarla empati kurabiliyorum. Fakat yine de bakış açım kendi deneyimlerimle sınırlı. Flört etmek isteyen farklı kişi tiplerine daha iyi hizmet verebilmek için farklı geçmişlere sahip kişilere ihtiyacım olduğunun farkındaydım. Nihayetinde flört eden kişinin ait olduğu kimlik grubuna göre genellemeler yapmak zorunda kalmayacağımız kadar kişiselleştirilmiş bir flört deneyimi sunmak istiyoruz. Ancak henüz bu noktaya varmadık.
AV: Küçükken Asyalı olmaktan utanıyordum. ABD’de doğmamıştım; bir mülteci kampında doğmuştum. Bir yabancı olarak asimile olmaya çalıştım. Ama bu durum ana dilimi kaybetmeme mal oldu. Bana benzeyen pek fazla rol modelim yoktu ve Hmong Amerikalı kimliğimi ancak 20’li yaşlarımda tamamen benimseyebildim. Kültürümden ve mirasımdan gurur duymak istiyordum. Yemeklerimizi, dilimizi ve kültürümüzü çok seviyorum. Giderek artan bu sevgim, bizi bir topluluk olarak birbirimize yakınlaştıran araçlar oluşturmak istememe yardımcı oldu.
Kullanıcılardan ne gibi geri bildirimler aldınız?
DK: AAPI topluluğu Coffee Meets Bagel kullanıcı kitlesinin %45’ini oluşturuyor. Bu çok büyük bir oran! ABD’deki diğer flört topluluklarına kıyasla günde 1,6 kat daha fazla mesaj gönderiyor ve bağlantı başına 1,3 kat daha fazla mesajlaşıyorlar. Asya kökenli Amerikalı kullanıcılarımıza Coffee Meets Bagel’ın sevdikleri yönünü sorduğumuzda mutlaka platformdaki insanların kalitesine ve uzun süreli ilişkilere odaklanmasına değer verdiklerinden bahsediyorlar.
LL. Etnik yemekler açısından adeta bir çöl olan Midwest bölgesinden etnik marketlere erişimin sınırlı olduğu büyük şehirlere kadar ülkenin dört bir yanındaki müşterilerimizden haber almak çok mutluluk verici. Bazı müşterilerimizin Amerika’da yıllardır, hatta on yıllardır tadamadıkları çeşitli ürünleri tedarik etmek için elimizden geleni yaptık ve müşterilerimiz de yemeğin birlikte keşfedilmesi ve paylaşılması gerektiğine dair inancımızı paylaşıyor.
AV: HmongPhrases kullanıcılarının çoğu uygulamanın hem Yeşil Hmong hem de Beyaz Hmong lehçelerini içermesini çok seviyor. Birçok kişi aile üyeleriyle, büyük anneleri ve büyük babalarıyla konuşabilmelerini sağlayan ifadeleri uygulamamın yardımıyla öğrendiklerini belirtti. İnsanlar bu uygulamanın tek geliştiricisi, tasarımcısı, ses editörü, fikir sahibi ve bir kadın olduğumu öğrendiklerinde benden ilham aldıklarını söylüyorlar. Ben de geliştirici olmak isteyen gençleri teknoloji alanında kariyer sahibi olmaya teşvik edebileceğimi umuyorum.
Kendi şirketini kurmayı veya kendi uygulamasını geliştirmeyi düşünen kişilere ne önerirsiniz?
AV: Kendi kıvılcımınızı bulun. Size kimse inanmasa bile kendinize inanın. Vizyonunuzu ve buna nasıl ulaşmayı planladığınızı yazın. Size ilham verebilecek, motivasyonunuzu korumanızı sağlayacak ve hedeflerinize ulaşmanıza yardımcı olacak mentorlar, size destek olan ve savunan kişiler bulun.
LL: Önem verdiğiniz bir soruna çözüm bulmaya çalışın. Sorunun ve çözümün toplumda büyük değişimlere yol açıp açmayacağını öğrenin. Ardından bu sorunu çözüme kavuşturmak için benzersiz bir pozisyona sahip olmaya çalışın.
DK: Bir şirket kurmanın başka bir işe başlamaktan her anlamda farklı olduğunun farkında olun. Bu işin hayatınızın en az 10 yılını adamaya değer bir misyon olduğundan emin olun! Evet, bu işi 10 yıl boyunca yapmayabilirsiniz ama belki de yaparsınız.
Yeni nesil AAPI kurucular, girişimciler ve geliştiriciler için neler umuyorsunuz?
LL: Umarım çeşitliliğe sahip kültürlerimize ilişkin anlayışımızdan yararlanabiliriz. Hızla globalleşen bir dünyada bu en büyük hazinemiz olabilir.
AV: Birbirimize destek olmaya ve moral vermeye devam edebileceğimizi umut ediyorum. Hepimiz farklı yerlerden geliyor ve farklı yolculuklar yapıyor olsak da başkalarının paylaştığı hikayelerden büyük ilham alıyorum.
DK: Kültürel mirasımızın ve deneyimlerimizin bize sunduğu benzersiz bakış açısını kutlayın ve bundan gurur duyun. Topluluklarımız hakkında olumsuz hikayeler ortaya çıktığında bu gidişatı değiştirecek güce sahibiz.
Yazıyı Paylaş
Media
-
Bu makalenin metni
-
Bu makaledeki görseller